Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, Türkiye’nin ilk astronotu Alper Gezeravcı’nın uzay yolculuğunun başlamasını değerlendirirken, “İnşallah buna benzer fırlatmaları, milli roketlerimizle yaptığımız günler de gelecek. İnşallah bir kaç sene içinde Ay’a erişen uzay aracını da yerli ve mili olarak geliştirmiş ve üretmiş olacağız.” dedi.
Bakan Kacır, Gezeravcı’nın uzay yolculuğunun başlamasının ardından, ABD’nin Florida eyaletinde Anadolu Ajansı (AA) ve TRT ortak canlı yayınında soruları cevapladı.
Gezeravcı’nın, farklı milletlerden astronotlarla birlikte uzay misyonunu gerçekleştireceğini anlatan Kacır, Türkiye’nin ilk insanlı uzay yolculuğu olması dolayısıyla çok heyecan verici olduğunu söyledi. Çıplak gözle fırlatmayı izlemenin de bu heyecanı biraz daha katladığını belirten Kacır, 85 milyonun da 7’den 77’ye bu heyecana ekranlardan ve sokaktan ortak olduğunu kaydetti.
Kacır, misyon boyunca ara ara bağlantılar gerçekleştirilebileceğine işaret ederek, Uluslararası Uzay İstasyonu’yla kenetlenmenin,
20 Ocak Cumartesi günü Türkiye saatiyle 13.15’te gerçekleşeceğini söyledi. Kacır, “Alper Gezeravcı Uluslararası Uzay İstasyonu’na adım atacak.” diye konuştu.
Gezeravcı’nın Türk bilim tarihi açısından muazzam bir işe imza atacağını aktaran Kacır, “Çocuklarıyla ekranları başında toplanmış herkesi yürekten selamlıyorum. Her birine sevgilerimi, muhabbetlerimi sunuyorum. Eminim çocuklarımızın, gençlerimizin zihninden, hafızalarından bu büyük mutluluk, coşku, heyecan ve gurur anı asla çıkmayacak. Türkiye nice astronotlar, nice bilim insanları ve nice mühendisler yetiştirecek. Türkiye muazzam işlere Allah’ın izniyle Teknofest kuşağıyla, bu büyük projelerin ışığında yetişen gençlerimizle imza atacak.” ifadesini kullandı.
“Bunları dünya yapıyorsa biz de elbette yapabiliriz”
Kacır, Türkiye’de muazzam bir toplumsal seferberlik ve dip dalga olduğuna işaret etti. Bunun o dip dalganın üzerinde yükselen projelerden sadece biri olduğuna dikkati çeken Kacır, şu değerlendirmelerde bulundu:
“İnşallah buna benzer fırlatmaları, milli roketlerimizle yaptığımız günler de gelecek. İnşallah Türkiye’nin sahip olduğu bir uzay limanını da yine millet olarak hep birlikte inşa edeceğiz. İnşallah birkaç sene içinde Ay’a erişen uzay aracını da yerli ve mili olarak geliştirmiş ve üretmiş olacağız. Bunları dünya yapıyorsa biz de elbette yapabiliriz. Bizim dünyadan eksik hiçbir yanımız yok. Muazzam bilim insanlarımız var. Az önce bana sunum esnasında paydaşlarımız SpaceX ve Axiom yetkilileri, Türk bilim insanlarının hazırladığı bilimsel deneylerin ne kadar kritik olduklarını ve aslında bu misyonun en ilginç, sonuçları en yakından takip edilecek deneylerin, bizim bilim insanlarımızın hazırladığı deneyler olduklarını ifade ettiler. Muş Bilim ve Sanat Merkezi’nden çocuklarımızın hazırladığı bir deney propolisin antibakteriyel özelliklerinin mikro yer çekimi ortamında tespit edilmesine yönelik bir deney, Uluslararası Uzay İstasyonu’nda Alper Gezeravcı tarafından gerçekleştirilecek…”
Bir Türk vatandaşının ilk astronot olarak uzay yolculuğuna çıktığını belirten Kacır, aslında herkesin de bu heyecanın parçası olduğunu dile getirdi. Türk milletinin, gelecek yıllarda dünyanın gıptayla izleyeceği bilimsel ve teknolojik işlere imza atacağına inandığını ifade eden Kacır, Cumhuriyetin ikinci asrında da bilimde, teknolojide AR-GE ve inovasyonda çığır açıcı işler yapılmaya devam edileceğini kaydetti.
“Türkiye’nin uzay araştırmalarında var olması, insanlığın istikbalini daha aydınlık kılacak”
Kacır, 2018 yılında Teknofest’in adını “Havacılık, Uzay ve Teknoloji Festivali” olarak belirlediklerini hatırlatarak, etkinlikte roket ve uydu yarışmalarına kadar çok değerli projelerin ortaya çıktığını anımsattı. Gelecek dönemde hem göklerde hem de göklerin ötesinde Türk istikbalini aydınlık kılmaya yönelik nice işlere Türk gençliğiyle birlikte imza atılacağını vurgulayan Kacır, Türk çocuklarıyla birlikte bu yolda heyecanla yürüyeceklerini söyledi. Çocukların gözündeki parıltının her şeye değdiğini kaydeden Kacır, “Biz pırıl pırıl, dünyaya iyilik, adalet ve merhamet götüren bir milletiz. Bizim güçlü olmamız, bilimde ve teknolojide ilerlememiz, sadece Türkiye’nin değil insanlığın yararınadır. Daha adil bir dünya için Türkiye daha kuvvetli olmalı, daha kuvvetli olmak için de bilimde ve teknolojide Milli Teknoloji Hamlesi ile yoluna devam etmeli.” diye konuştu.
Türkiye’nin ilk astronotu Gezeravcı’nın, uzay yolculuğunun ertelendiği dün gece sadece 2 saat uyuyabildiğini belirten Kacır, hem heyecan hem stresi bir arada yaşadığını dile getirdi. Ertelemenin biraz burukluk oluşturduğunu ifade eden Kacır, şu değerlendirmelerde bulundu:
“Bizim için asıl olan hayırlısıyla güvenli şekilde icra edilmesiydi. Sabırla bekledik, Allah da yardım etti. Hava koşulları da misyonun gerçekleşmesi için uygun oldu. Nihayetinde çok uzun yıllardır beklediğimiz, son anda 24 saat daha beklediğimiz misyon, gözlerimizin önünde 2 dakika içinde gerçekleşmiş oldu. Çok etkileyici, insanoğlunun tahayyül sınırlarını zorlayan bilimsel ve teknolojik çalışmalar bunlar. Asıl olan bütün bu çalışmaların insanlık yararına sonuçlar doğurması. Türkiye’nin bu çalışmalara sunacağı en kıymetli katkı da aslında bu olacak. Biz insanlık yararına geliştirdiğimiz bilimsel çalışmaları ve teknolojileri, kullanmaya, kullandırmaya ve sunmaya gayret ediyoruz. Türkiye’nin bu alanda yarışa dahil olması, uzay biliminde, araştırmalarında ülkemizin var olması, gelecek on yıllarda, yüzyıllarda insanlığın istikbalini daha aydınlık kılacak.”
“Sanatçıların çalışmalarına da destek olmaya hazırız”
Kacır, bu alanda çizgi filmler yapıldığına değinerek, bu konuda sanatçıların çalışmalarına da destek olmaya hazır olduklarını vurguladı.
Türkiye’nin ilk astronotu belgeselini hazırladıklarını ve kısa süre sonra halkın beğenisine sunmayı hedeflediklerini de aktaran Kacır, bu alanda sinema filmleri çekilmesini de temenni etti. Türk’ün uzayla macerasının, daha önce arzu edilen şekilde işlenmediğini vurgulayan Kacır, “Geç oldu, güç olmasın. İnşallah buradan geri dönmeyelim.” dedi.
Türkiye’nin, Milli Teknoloji Hamlesi ve Milli Uzay Programı’ndan vazgeçmemesi gerektiğine vurgu yapan Kacır, “Türkiye bu alanlarda iddiayla ve inançla yoluna devam etsin. Sanatçılarımız da bu meseleleri filmlerine, hikayelerine konu etsinler. Ama en önemlisi inanıyorum ki çocuklarımızın yazacakları senaryolar, hikayeler. Çünkü onların hayalleri aslında hepimizden çok daha öteye, sonsuzluğa uzanıyor ve inşallah bu hayaller adım adım gerçek olmaya devam ediyor.” diye konuştu.
Projeye bugüne kadar katkı sunan herkese teşekkür eden Kacır, Gezeravcı’nın ailesine de şükranlarını sunduğunu dile getirdi.